Rumeli Dağlı isyanları, 18. yüzyıl sonunda ve 19. yüzyıl başlarında, Osmanlı yönetimindeki Rumeli'de 3. Selim döneminde başlayan devlete karşı ekonomik, sosyal, askerî ve siyasi nedenlerle ayaklanan eşkıya isyanlarına verilen addır.Kırcalı ya da başka bir deyişle Dağlı eşkıyalarının faaliyetleri, devletin otorite boşluğunun da etkisiyle isyana dönüşmüştür.12 Yaklaşık 30 sene süren bu anarşi dönemini Bulgar tarihçiler "Kırcalı dönemi" olarak adlandırmaktadır.3
Osmanlı tarihi uzmanı olan Bulgar tarihçisi Vera Mutafçiyeva, Kırcalı Dönemi (Kırcaliysko vreme, 1993)4 adlı kitabında "Kırcalı" adının etimolojisini vermeye çalışır. Ona göre bu isim, ilk defa Hasköy eşkıyalarına (Hasköy Güneydoğu Bulgaristan'da bulunan ve Türklerin çoğunlukta olduğu bir şehir) verilip daha sonra yayılır. Bu isim ilk önce Kırca Ali köyünden olan ve baskın düzenleyen şahıslara verilir. Yalnız bir defa, 1785 tarihli bir Osmanlı belgesinde "kırcalı eşkıyası" olarak kayda geçen bu isim, daha sonra Rumeli'de faaliyet gösteren tüm eşkıyalara takılır. Ancak bundan sonra Osmanlı belgelerinde bu insanlar "dağlı eşkıya" olarak adlandırılır. Tarihçinin, ismin Kırca Ali köyünden gelmiş olma ihtimali üzerinde durması, bu ismin Bulgarca telâffuzunun "Kırcaliya” olmasından da kaynaklanmaktadır. Vera Mutafçiyeva, ismin coğrafi açıdan ilk olarak yaygınlık gösterdiği bölgeyi doğru gösterir, çünkü Kırcaali şehri de Hasköy'e çok yakındır. Ancak 'Kırcalı" isminin Kırca Ali adlı bir köyden ileri geldiği konusunda yanılır. Osmanlı belgelerine geçen "dağlı eşkıya" ismiyle dağlarda eşkıyalık yapan kişilerin adlandırıldığını göz önünde bulundurursak "Kırcalı eşkıyası" isminin de kırsal bölgelerde faaliyet gösteren eşkıyalara verilmesi çok doğaldır. Hasköy bölgesi de düz bir arazi üzerinde bulunduğu için, ilk olarak bu topraklarda soygun yapmak amacıyla baskın düzenleyen insanlara "Kırcalı” adının verilmiş olması ihtimali yüksektir.5
İsyanları çıkaran Kırcalı/Dağlı eşkıyaları hakkında tarihçi Yusuf
Akçura "Osmanlı Devletinin Dağılma Devri" adlı
eserinde Lamouche ve İretchek'e alıntı yaparak şunları yazmıştır:
"Kırcalı eşkiyası, Tuna havzasında ve Trakyada bulunan köy ve
kasabalara saldırıyordu. Kırcalılar, birçok çetelere ayrılmışlardı.
Bunlar aslen Rus harplerinden sonra
dağıtılan askerlerden ve yağmadan istifa de maksadile onlara iltihak
eden kimselerden terekküp ediyordu. Bunların çoğu,
Türk, Tatar ve
Arnavut idise de içlerinde
Boşnaklar ve Bulgarlar
da az değildi. Kırcalılar, başta Rodop
eteklerindeki Türk Hasköyünde göründüler.
Miktarları, 25,000e kadar çıktı, Hepsi süvari idi; kılıç, piştav ve uzun
tüfekle müsellahtılar; teşkilatları muntazamdı : Binbaşılar ve
bölükbaşılar kumandası altında bölüklere ayrılmışlardı. Köylere ve
şehirlere taarruzla o mahalleri yağma ve harap ediyorlar, erkekleri
öldürüp kadınları beraber götürüyorlardı. Koca
Balkan etrafını çok tahrip ettiler ;
hatta bir aralık İstanbul civarına kadar sarktılar. . Üzerlerine
gönderilen devlet askeri, ciddi neticeler alamadı ; talim ve terbiyeden
mahrum olan bu asker, ya Kırcalıların önünden kaçıyor, yahut onlara
iltihak ederek, yağmalarından istifadeyi tercih ediyordu. Kırcalılar hem
Müslüman Türklere, hem Hristiyan Bulgarlara taarruz ediyorlardı.Halk
kendiliklerinden toplanıp bazı mahallerde eşkıyaya muvaffakıyetle
mukabele edebildi.Rumeli ahalisi, Kırcalıların hatırasını masal ve
destanlar ile tespit etmiş olduklarından, bugüne kadar
unutmamışlardır."6
Rus yazar Puşkin, 1834'te kaleme aldığı "Kırcalı" adlı öyküsünde; Kırcalı eşkıyası olan baş figürün hayatını anlatır.8
Orijinal kaynak: rumeli dağlı isyanları. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page